26 Şubat 2019 Salı

Donusuyoruz


Donusum:
Bedenimiz, dunya sartlarina gore dusuk frekansta yasamak icin ayarlanmistir. Dorduncu ve besinci boyuta yukselmemiz icin bedenimizin yavas yavas ust frekansli enerjilerle uyumlanmasi gerekir. Her gun uyandigimizda yeni bir frekansa gozlerimizi acariz. Dunya uzayda hareket halindedir ve icine girdigi her yeni alanda frekansi biraz daha yukselir. Onunla beraber uzerindeki canlilarda da yavas yavas ileriye dogru bir donusum baslar. Hicbir sey sabit kalmiyor. Evrende ve dunyada hep bir buyume var. Bilinclerde, farkindaliklarda, frekanslarda degisim var. Bizler yavas yavas donusuyoruz. Bedenimizle ve bilincimizle daha ust frekanstaki enerjilerle yasamaya hazirlaniyoruz. Su anda dunyada, bilinc olarak-titresim olarak bazimiz 5. boyuta gecis yaptilar. Bazimiz 4. boyutta ilerliyorlar. Bazimiz da ucuncu boyut ile dorduncu boyut arasinda, araftalar. Arafta olanlarimiz, hem bedenlerinde hemde ruhlarinda kaos yasiyorlar. Bu kaos, fiziki ve ruhsal hasarlarla kendini gosteriyor. Degisime direnis gosterildigi icin tetiklenen bir durumdur. Ancak bu gecici bir donemdir. Yavas yavas donuserek onlar da once dorduncu boyuta gececekler sonra da orada besinci boyut frekansina hazirlanacaklar... 

Ucuncu boyuttan cikamayan bazilarimiz da olacaktir. Onlar bedensiz olarak gecisi yapacak kardeslerimizdir. Dunyadaki bulunma sureleri doldugunda sesizce giderler. Ama yok olus ve olum yoktur...olum sadece bize ogretilen bir ilizyondur, programdir. Evrende sadece farkli frekansta titresmek vardir. Degiserek donusum vardir. Bedensiz gecis yapacak sevdikleriniz icin uzulmeyelim. Onlar gittikleri yerde bizlerle yeniden bulusabilme anini sabirla bekleyecekler.

Gunes Patlamalarinin Onemi:
Her gunes patlamasi dunyaya ve uzerindeki canlilara yuksek enerji dalgalari salgilar. Bu yuksek frekansli enerji dalgalari once bizi biraz sarsar ama sonra bizim titresimimizi yukseltir ve bilincimizi
genisletir.Titresimimize paralel olarak; dusuncelerimiz, hayallerimiz daha hizli gerceklesir. Negatif enerjiler dunyadan ve alanimizdan daha hizli temizlenir, sevkat artar. Her Gunes patlamasi oldugunda daha yuksek titresimli enerji dalgalarini realitemizde hissetmeye hazir olalim. Uykusuzluk, bas agrisi, blokajli cakra alanlarimizda kemik agrilari, midede kasilma, yorgunluk yada, sebebsiz gerginlikler, kulakta cinlama, unutkanlik gibi semptomlar yasanabilir..Hepsi gecicidir.

Kaos Olmadan Duzen Olmaz:
Kaos olmadan duzen olmaz. isik olmak icin kaostan, karanliktan gecmemiz gerekir. Yildizlar bile bir boyutta omrunu tamamladiginda, baska bir boyutta yeniden dogmak icin, kara deliklerden gecerler. Bizim dunya olarak su an yasadigimiz da budur. Kaosun, yani karanligin icinden gecerek isik olarak yeniden dirilecegiz, dogacagiz. Degisim boyle oluyor.

Kalbiniz Tek Pusulaniz Olsun: Tek kilavuzunuz, tek pusulaniz kalbiniz olsun. O asla sasmaz ve yanilmaz...Hep onu dinleyin. Ic sesiniz, hisleriniz, onun sesidir. Dogruyu disarda aramak yerine, baskasinin dogrularina tutunmak yerine, kendi dogrunuzu kesfedin ve ona tutunun. 


Siz Madde Beden Degilsiniz:
Siz madde beden degilsiniz.Beden icine girmis bilincsiniz ve saf isiktan olusmussunuz. Beden olebilir ama bilinc sonsuza kadar yasar. Kendini sadece bu bedenle var oldugunu sananlar, olumden korkarlar. Ama gercekte kim oldugunu bilenler burda da baska yerde de olumsuzdurler.



Zihnini Gereksiz Dusuncelerden Arindir:
Zihin, bizi dusuncelerin yogunlugunda oyalayarak hapseder. Oysa dusuncelerimizin buyuk cogunlugu bos ve yararsizdir. Cok az bir bolumu isimize yarar. Bu yararli dusuncelere odaklanirsak, geriye kalan bos ve yararsiz dusuncelerimize olan bagimliligimiz biter ve onlari serbest birakiriz, zihnimizi bosaltarak ozgurlestiririz. Dusuncelerimizi takip edelim ve hangisi isimize yarar, hangisi yaramaz belirleyelim. 

Dogadan Ogrenelim:
Insanoglu, sessizligi, teslimiyeti ve masumiyeti; dogadan, bitkilerden ve hayvanlardan ogrenmelidir. Onlarda ego yoktur. An’da yasarlar ve sevgiyi kosulsuz verirler. Sanildigi gibi onlar, insana hizmet icin burda degiller. Bizimle birlikte dunyayi deneyimlemek icin burdalar. Artik onlarin farkina varalim ve yasama haklarina saygi duyalim. 

Degisime Direnmeyelim:
En basit haliyle aciklamak gerekirse; degisime karsi direnirsek, fiziksel ve ruhsal olarak aci cekeriz. Degisime kucak acarsak, frekansimiz yukselir, cabuk iyilesiriz, yaratici oluruz ve kendimizi yeniden kesfederiz. Degisimden korkmayalim. 

Her Bitis Yeni Bir Baslangictir:
Her bitis, yeni bir baslangic yapmak icin iyi bir firsattir. Biteni canlandirmaya calismakla zaman kaybedecegimize, bitisi kabul edip kendimizi ozgurlestirelim ve yeniden baslamak icin kendimize sans taniyalim. Yeni baslangiclar, yeni seyler, daima enerjimizi yeniler ve kendimizi daha iyi hissettirir.

Kim Oldugunuzu Hatirlayin:
Yasam kosullarinizi ne kadar mukemmellestirseniz de ‘ben’ oldugunuz surece asla mutlu olamazsiniz. Huzuru, ‘biz’ oldugunuzu farkettiginizde bulursunuz. Butun evrenleri icinde barindiran siz, sadece bir zerreye takilmis kalmissiniz. Milyarlarca degisik forma girmis, tek bir bilincsiniz siz. Bunu hatirlamaya calisin.

Degisimi Kucaklayin:
Dar ve sinirli kaliplardan cikin, degisik seyler yapin, Hep sizden bekleneni degil, caninizin istedigini yapin. Sizi mutlu eden seyleri hayatinizda cok tutun, mutsuz edenleri serbest birakin. Olumlu dusunun pozitif olun ve enerjinizi degistirin. Kendi kendinizi sifalayin. Evrendeki her zerrede oldugu gibi, icinizde de; isik-karanlik, eksi-arti, iyi-kotu....yani zit kutuplulugun oldugunu bilin.

Simdiye Donebilmek:

Gecmisteki acilara, hatiralara tutunursaniz gecmiste kaybolurusunuz. Gelecekle ilgili korku, endise ve kaygilar duyarsaniz, gelecekte kaybolursunuz. Kendinizi simdiye geri getirmedikce, huzuru bulamazsiniz...Her neredeyseniz, simdiye donun.


Yasanmisa Taniklik Etmek:

Yasanmis olana taniklik etmek icin dunyadayiz…Herseyi onceden izledik, neler olacagini gorduk ve senaryoya kabul ettik. Sonra da unutarak dunyaya indik ve tum izlediklerimizi bizzat yasiyoruz, duygularimizi deneyimliyoruz.



Degisim Bizden Baslamali:

Bizler cogunlukla etrafimizdaki insanlari kendimize gore degistirmeye calisiriz. Bilmeyiz ki degismesi gereken  kisiler onlar degil, kendimiziz. Degisim, bagimliliklarimizdan kurtulup ozgurlesmekle baslar...Merkezimize, degistirmek istedigimiz insanlari degil, kendimizi koyalim. Biz degisirsek, etrafimizdakiler zaten degisir. 

Yanlislar Bizi Dogruya Goturur:
Bizler dogruyu bulmak icin, defalarca yanlislar yapmak zorunda kaliriz. Ogrenmenin guzelligidir bu. Dogrunun, guzelin kiymeti ancak yapilan yanlislardan sonra bilinir. Yanlislar yapmaktan korkmayin. Yaptiginiz yanlislar icin kendinizi yargilamayin,sucluluk duymayin. Hayat bizim ogretmenimizdir...sevin her haliyle…

Huzur, Zihinden Cikinca Baslar:
Butun sorunlarimizin ve hastaliklarimizin kaynagi zihindir. Zihin, bizi dar bir kalip icine hapseder ve dunyamizi karartir. Hareket alanimizi daraltir. Ozgurce ucmamizi engeller. Bu yuzden medya ile zihnimizi hep aktif tutuyorlar. Bizler zihinden cikinca, huzur baslar...Fiziken ve ruhen sifalanma baslar. Kaynaga erisim baslar. Zihinden cikmak icin duzenli olarak meditasyon yapmamiz gerekir. Evrendeki telepatik iletisim agina erismenin tek yolu meditasyondur, dinginliktir ve ice donmektir





Sevgiler!

Aasmaestefan@gmail.com