12 Aralık 2020 Cumartesi

2021-Bilim Kurgu Çağına Giriş

2021-Bilim Kurgu Çağına Giriş




GENEL BAKIŞ:
2021, değişebilenler için hızlı ilerleme, değişemeyenler için yeniden resetlenme (arınma) şansı getirecek. 2021 yılının ilk altı ayı, 2020 gibi sorunlu geçecek. Sanki 2020'nin devamı gibi olacak. Ancak ikinci yarısında, biraz daha yumuşama var. 2021'de de en büyük sorunumuz olan koronayla uğraşmaya devam edeceğiz. Eski yazılarda da belirttiğim gibi, en az üç yıl kadar uğraşacağız bu hastalıkla. Aşıyı çözüm olarak görmüyorum ben. Çünkü virüs mutasyon geçirerek devam edecek ama etkisi giderek azalacak. Tek çözüm kendi bağışıklık sistemimizi güçlendirip, virüslerle savaşmasını sağlamak olacak. Önümüzdeki yıllarda belirli aralıklarla başka virüslerle de uğraşacağız. Hayvan etinden insanlara bulaşan hastalıklarla uğraşacağız. Bedenimize iyi bakmayı öğrenmemiz lazım. Çünkü; salgın hastalıklar, cilt sorunları, genetik hastalıklar, kısırlık çok görülmeye başlanacak. Nüfusu azaltmak istiyorsanız, düzenli olarak salgın hastalık, savaş, terör üretirsiniz. Kabalin dünya politikasıdır bu.

Bilinçlenen insanlar, zamanla ilaçlara ve aşıya karşı olan güvenini kaybedecekler ve alternatif şifa yollarına yönelecekler. Aşıya karşı direnenlere yaptırımlar gelebilir. 

Dünyada yavaş gerçekleşen bir kutup kayması var ve bu kaymalar, manyetik sarsıntıları tetikliyor. Dünyamızda depremler, seller, volkanik patlamalar şiddetini arttırarak devam edecek. İklimler değişecek, bunun da bazı zorlayıcı sonuçları olacak. Gıda sıkıntısı ve temiz içme suyu sorunu yaşayabiliriz...Önlemlerimizi alalım diye doğa insanoğlunu uyarıyor. Yüksek katlı lüks apartmanlardan çıkıp kırsal alanda tek katlı sade evlerde yaşamak akıllıca bir adım olacaktır. Yaşadıklarımız, yaşayacaklarımızın yanında henüz bir fragman sayılır. Tabiatla uyum içinde, onun kurallarına göre yaşarsak kazanırız.

Biz insanlık olarak, barış içinde yaşamayı, her canlıyı ve doğayı korumayı öğrenene kadar, zorluklarla savaşacağız, acı çekeceğiz. Burada zorunlu bir dönüşüm var. Yeni enerji bize diyor ki: Ya sev, ya terk et!

ÖNÜMÜZDEKİ 20 YIL
Dünyayı zor zamanlar bekliyor. Şimdiye kadar yaptıklarımızın bedelini doğa bize yavaş yavaş ödetecek. Önümüzdeki yirmi yıl boyunca, ülkeler, insanlar ve tüm dünya taşıdığı karmaların içinden geçecek…Karmik arınma olmadan ışığı göremeyeceğiz. Bireyler; tüm gölgeleriyle yüzleşerek arınırken, ülkeler de arınmak için tüm gölgeleriyle yüzleşecek ve içinden geçecekler. Irkçılık, radikal dincilik, modern kölelik ve diğer tüm adaletsizlikler kendini göstere göstere, can acıta acıta geçip gidecek hayatımızdan. Bizden çalınan haklarımızı savaşarak direnerek geri alacağız. Dünya genelinde, ırkçılık ve dinlerle ilgili terör saldırıları, din ve mezhep savaşları olabilir. Dinler dönemi yavaş yavaş kapanacak. Sınırlı inançlarımız birer birer yıkılacak. Hem de bir daha geri gelmemek üzere. 

Dijital bir nesil geliyor. Bizler onların zekasına, yaratıcılığına, bakış açılarına ve yeni dünyayı inşa edişlerine hayran kalacağız. Onlar sisteme karşı ayaklanacaklar ve bütün haklar için savaşacaklar. Ne kadar zor olursa olsun, geri çekilmeyecekler. Fransa ihtilaline benzer ayaklanmalar bütün dünya ülkelerinde çıkabilir. Eski enerji, yeni enerji çatışması var. Her iki taraf da direnecek. Her ülke kendi iç sorunlarıyla, siyasi, dini, hukuki ve sosyal ayaklanmalarla, uğraşacak. Çünkü önce kendi içlerinde dönüşmeleri lazım. Ülkelerin başlarında bulunan, otoriter ve aşırı ırkçı yönetimler beş-on seneye kadar yavaş yavaş yerini ve gücünü, daha halkçı, doğayı, insanı ve hayvanı koruyan; sosyalist yönetimlere bırakacak. Yeni ve genç liderler ile kadınlar yönetimlerde daha çok yer alacaklar. Kadınların her alanda yükselişi muhteşem değişimler yaratacak. Güç ve zenginlik batıdan doğuya kayarken; bunu engellemek isteyen bazı ülkeler, her yolu deneyecekler ama eninde sonunda kaybedecekler. Abd'de bundan sonra ve özellikle de 2024'ten itibaren 2034'e kadar ki süreçte çok büyük değişimler olacak. Büyük bir negatif enerji birikti, patlaması an meselesi. Başka ülkelerle uğraşacak halleri kalmayacak.



Kapitalist sistemin sömürü düzeni, her alandan, elini eteğini çekene kadar, çöküş, değişim, dönüşüm,  etkileriyle devam edecek. Geçen yıllarda yazdığım yıllık yazıları okumanızı öneririm. Orda yazdıklarım hala geçerli. Aynı şeyleri her yıl yeniden yazmak istemiyorum.Uzun bir süre yıllık yazı yazmama gerek olmasın diye bu uzun dönem yazısını yazdım. Daha sonradan kısa eklemeler yapmak benim için daha kolay olacaktır.

21 Aralıkta başlayacak 20 yıllık bir süreçte, teknoloji ve bilimde yüzyıllık bir ilerleme yaşanacak. 2021 Bilim Kurgu Çağı'nı başlatacak. 2041 yılında uçan arabalarla yolculuk yaptığımızı görmüştüm. Gezegenler arası yolculuklar kolaylaşacak. Çünkü bazı devletlerin uzun zamandır zaten bu yolculukları yaptığını öğreneceğiz. Bir ülke, üçgen ve yuvarlak tepsi şeklinde çok hızlı hareket eden metalik uçan araçlarla Ay ve Mars'a yıllardır yolculuk yapıyor. Oralarda üsleri var. 1950'li yıllardan beri bu ülkenin  hava kuvvetleri dünya dışı ırkların yardımıyla uzay teknolojisini çok geliştirdi. Çok hızlı uçan metalik gemilerle ve robot teknolojisi ile günümüzün en az 50 yıl ilerisindeler. Şu an kullandığımız uçaklar, haberleşme ve diğer bir çok teknoloji: onların sahip olduğu gizli teknolojilerinin yanında ilkel kalıyor. Elon Musk'ın bu gizli teknolojilerinden; kullanım dışı olanlarının, ufak ufak insanlığın hizmetine, yeniymiş gibi sunması, için görevlendirildiğini düşünüyorum. Dünyanın yörüngesine mekiklerle astronot gönderme şovu sadece insanları kandırmak, meşgul etmek için. Zaten Nasa'nın görevi gerçekleri gizlemek ve perdelemektir.

SOSYAL YAŞAM:
Önümüzdeki yirmi yıllık dönemde insanların bakış açısı ve sosyal yaşamları çok değişecek. Minimalist yaşam şekilleri daha çok benimsenecek. Pahalı lüks evlerden, eşyalardan, materyalist yaşamlardan uzaklaşılacak. Karavan satışları artacak. Küçük evlerle, az eşyayla doğa içinde, şehirlerden uzakta yaşamak, doğal tarımla geçimini sağlamak, yeni tarz bir yaşam modeli olacak. Meslekler değişecek. Teknolojiye bağlı yeni bir çok meslek ortaya çıkacak. Çoğu insan evinden çıkmadan, internet üzerinden çalışabilecek. Üniversitelerden alınan diplomaların (herkeste olduğu için) işlevi kalmayacak. Yetenek ve becerisi olan insanlar daha kolay iş bulacak. Teknolojinin iş hayatımıza getirdiği kolaylıklar nedeniyle şehirlerden uzaklaşmak çok daha kolay olacak. Köylere ve doğa içine yerleşim artacak. Uyanmış insanlar, sistemden çıkarak şehirlerden uzakta kendilerine yeni yaşam alanları kuracaklar. Beşinci boyut enerjisine uygun yaşam şekli bu şekilde ortaya çıkacak. 

Robot polisler, robot aşçılar, robot öğretmenler, robot şoförler, robot temizlikçiler görmeye başlayacağız etrafımızda. vb. Hologram teknolojisi eğitimde, iletişimde, sosyal ilişkilerimizde, sağlık ve iş hayatımızda öne çıkacak. Virtual gözlüklerle, sınıftaymışız gibi ders yapabileceğiz. Toplantılarımızı, ordaymış gibi yapabileceğiz. Gözlere takılan merceklerle internete direk düşünceyle bağlanabileceğiz. Yanımızda cep telefon taşımak zorunda kalmayacağız.

Havayla ilgili felaketler artabilir. Kuraklıklar, bize kıtlık ve içme suyu sıkıntısı yaşatabilir. İleride iklim koşullarından dolayı gıda sıkıntısı başladığında evlerde 3D çıktılarla istediğimiz sebzeyi, eti, üretme olanağımız olacak (Ne kadar sağlıklı olacağı ayrı bir konu). İnsan klonlama, yapay organ üretme kolaylaşacak. Yaş ömrümüz uzayacak ama teknoloji, ilişkilerimizi de dijital ortama taşıyacak. Hologram teknolojisiyle ev ziyaretlerimiz, oraya gitmeden, dünyanın her yerinden kendi evlerimizden yapılabilecek. İnternet üzerinden tanışan insanlar, özel gözlüklerle evden çıkmadan görüşüp, birbirlerinin bedenine dokunuyormuş gibi hissedebilecekler. Bir koltuk gördüm, bazı kablolarla ve gözlükle uzanıyorsunuz, gitmek istediğiniz gezegene, ülkeye, tarihi yerlere gidiyorsunuz. Sanal da olsa gerçekten orda gibi hissedeceksiniz.
 


Evimiz, herşeyi yaptığımız dijital yaşam alanımız olacak. Hologram teknolojisiyle dünyanın heryerinden doktorlardan sağlık servisi alabileceğiz. Kişinin bedenine, sorunlu organına uygun, kişisel ilaçlar üretilecek ve bu ilaçlar taşıyıcı çiplerle sadece bedenin ihtiyacı olan yere götürülecek. Böylece o  ilacın bedenin diğer bölümlerine olan yan etkileri sıfırlanmış olacak. Bedenimizde, dışarıya sağlığımızla ilgili veri akışı yapacak küçük robotlar dolaşacak. Beyin hasarına bağlı bazı hastalıklar, beyne yerleştirilen çiplerle iyileştirilecek. Kanser hastaları için kullanılan ışık ve kemoterapi yöntemleri ortadan kalkacak. Sadece kanserli hücreleri tepsit edip onları yok eden, robotik çipler yerleştirilecek bedene. Böylece öyle yada böyle çipler hayatımıza sağlık yoluyla girmiş olacak. Gençleştiren, hücreleri yenileyen ışık yatakları olacak. Çok hızlı giden uçaklarla dünyanın en uzak yerine bir kaç saatte ulaşabileceğiz. Fosil yakıtlara bağımlılık bitecek. Güneş ve rüzgar enerjisi kullanılacak. Benzinle çalışan araçlar yasaklanacak. Elektrikli taşıtlar kullanılacak. Arabaların boyutu küçülecek. İlişkiler daha mesafeli ve uzaktan olacak. Cinsiyetsizlik artacak. Üçüncü bir cinsiyet her ülke tarafından kabul edilecek ve yasalar buna göre düzenlenecek. Resmi evraklı evliliklerin önemi kalmayacak. Yasalar, birlikte yaşayan çiftleri aile olarak kabul edip, haklarını yasalarla düzenleyecek. 

Bütün bunlar, sistemin bize sunacağı bir yaşam şeklidir ama bu insanların uyanışını hızlandıracak. İnsanlar iki gruba ayrılacak. Sistemin içinde olanlar, sistemden çıkanlar. Sistemden çıkan herkes, teknolojiyi hayatında en aza indirerek doğayla yaşamaya başlayacak. Yerel yönetimli komün yaşamlar çoğalacak. 

Teknolojinin gelişmesi ürkütücü gelmesin. Yirmi yıl once bugünkü kullandığımız teknolojiyi hayal bile edemezdik. Ama geldiğimiz noktada durumdan çok memnunuz ve severek kullanıyoruz. Şu anda bazı ülkelerde, robot garsonlar ve robot resepsiyon görevlileri zaten kullanılıyor. Sürücüsüz araçlar deneniyor. Uçan arabalar üzerinde çalışılıyor. Teknolojinin ilerlemesi, doğal olarak zaten gerçekleşiyor. Sadece astrolojik verilere gore bakıldığında bu surecin çok hızlanacağını görüyoruz bundan sonra. Gençler ve şimdiki çocukların ilerde en çok seveceği şey, bu teknolojik gelişmelerdir. Gelecek zaten onların.

Her şey gibi teknolojinin de iyi yanları ve kötü yanları vardır. Hangi amaçla kullandığımız önemli. Çocukları şimdiden telefonlardan ve ipadlerden uzak tutamıyoruz. Onların büyümüş halini düşünün. Bence insanoğlunun, kaybettiklerinin kıymetini anlaması ve tamamen yüzünü doğaya dönmesi için böyle bir donemden geçmesi şart.

Benim akaşık kayıt sorgulamalarında gördüğüm ama anlamlandıramadığım bir görüntü vardı. Sokakta gaz maskesiyle gezen bir erkek gördüm. Etraf sarımtırak, kül gibi bir toz bulutuyla kaplıydı. Sadece bir kaç insan dışardaydı. Ancak ben o tozun nükleer bombadan kaynaklandığını sanmıyorum. Başka birşeydi. Küller uçuşuyordu havada. Volkanık patlama etkisi olabilir belki. Hangi ülke olduğunu bilmiyorum, zamanını görmedim.

TÜRKİYE
Kaybedilecek olan seçim sonrasına hazırlık yapılıyor. Mıntıka temizliği ve iç savaşa hazırlık var. Devamı için 2021 Turkiye yazısına bakabilirsiniz.

Aasmaestefan@gmail.com

13 yorum:

Hocam, herşey çok güzel de bu teknoloji kısmı pek arzuladığım bişey değil benim, robotları istemiyorum mesela , hologramla ilgili ilerlemeler de sanki daha çok birbirimizden uzaklaştıracak gibi, anlaşılan bunun dönüşü yok, eğer görürsem o günleri, en az kullanacak olan da ben olurum gibi geliyor, belki de hiç kullanamam :))Kendi adıma yazıyorum, ancak gerçekten bütün bu olacak olanlar bizden sonraki neslin arzuladığı şeyler, en azından dünya onların istedikleri bir dünyaya evrilecek. Emeğinize sağlık

selam
yorumungorunce kisa bir ekleme yaptim yaziya. teknolojijin ilerlemesi insanlari uyandiracak. uyanan insanlar bu sistemden cikip dogada komunal yasamlar olusturacaklar. Besinci boyuta uygun yasamlar boyle baslayacak. Teknolojiden korkmayin. 20 yil once bugunku kullandiginiz teknolojiye karsi olurdunuz belkide..Ama simdi severek kullaniyorsunuz. Genclik ve buyuyen couklar bu teknolojiyi zaten isteyenler, kullananlar olacak. Cunku zaten cogu teknolojik boyuttan gelmeler.

20 yil önce bugunku kullandigimiz teknolojiyi hayal bile edemezdik. Teknoloji sizi korkutmasin. Su an severek kullaniyoruz. Japonyada robot garsonlar, ve karsilayanlar zaten var su anda. Kimse sikayet etmiyor durumdan gayet memnunlar. Gencler ve simdiki cocuklarin en cok sevecegi seydir bu teknolojik ilerleme. Gelecek zaten onlarin. Teknolojinin hersey gibi Iyi yanlarida var kotu yanlarida var.. ama insanlar bu donemden gecerek, kaybettiklerine daha cok sahip cikacaklar. Komunal yasam bu sistemin icinden gecenlerle ve terkedenlerle artacak zaten. Bugun dagin basinda da yasiyor olsaniz, telefon ve internetsiz yasayamiyorsunuz.. Çok kolay kabullenılecek bu ilerleme ve adapte olunacak. Sonrasında uyanış yaşayanlar hayatında azaltacak. İnsanoglunun tamamen yüzünü doğaya dönmesi için bence böyle bir dönemden geçmek şart.

Samimi olduğunuzdan kuşkum yok fakat gördükleriniz sonsuz olasılıklardan sadece bir kaçı. Olasılıklar her an değişebilir. Bilinçlerimiz yükseliyor, biz insanlar geleceğimizi yazabilecek kadar güçlü varlıklarız. Korkuya değil sevgiye ve ilahi olana ilahi plana güvenmek en güzeli.

Merhaba blog çok güzel daha çok paylaşım yapabilirseniz çok mutlu olacağız. Sağlıcakla hoscakalin

Merhaba.Sormak istiyorum biryondende cekiniyorum.aşılar ile ilgili düşüncenizi merak ediyorum.

önermiyorum ben ama kişi böyle bir kararı herkes kendisi kişisel olarak vermeli. sonucta kendi bedenimiz.

Teknolojik gelişmeler ürkütse de yazdıklarınız şöyle bir silkeledi. Uzun zamandır hayatın hızına kendimi kaptırıp sizin blogu okumadığımı farkettim. Ve sanırım kısa süreli beni içine çeken uyku halinden tekrar sıyrılarak uyanışa geçtim. Herşey için teşekkür ederim Aasmaestefan Seni seviyorum. Yollarımızı kesiştirene şükürler olsun.

https://www.sozcu.com.tr/2021/teknoloji/facebookun-kurucusu-zuckerberg-isinlanma-icin-tarih-verdi-6307874/?utm_source=ilgili_haber&utm_medium=free&utm_campaign=ilgilihaber

Merhaba değerli görüşlerinizi bizimle paylaştığınız için teşekkür ederim.
40'lı yaşlarıma gelmeme rağmen sizi keşfetmeye başlayalı 5-6 saat oldu, benim için üzücü bir durum.
Belki daha önce yazmışsınızdır (incelemeye devam ediyorum) 1-Babavanga'nın kehanetleri hakkında, 2-İnsanoğlu'nun kendi kıyametini kendi getireceği hakkında, 3-Teknoloji üretenler genelde insanlığa evrene faydalı olsun maksadıyla yola çıkıyorlar ama insanlık teknolojiyle herşeye çok çabuk ulaşıp, çok hızlı tüketmeye ve dolayısıyla çok daha az kıymet bilme yolunda hızla ilerliyor,
Bu üç başlık ile ilgili düşüncelerinizi merak ediyorum.
Şimdiden bundan önceki değerli görüşleriniz ve bundan sonra aktaracağınız görüşleriniz için teşekkür ediyorum.
Ve insanlığın iletişiminin bu kadar hızlanmasında emeği geçen herkesi saygıyla anıyorum. Her geçen yeni günde bilgiye ulaşabilirliğimiz mükemmel derecede ilerliyor, bilinçleniyoruz,aydınlanıyoruz...

babavanga 3 gözünden bilgi alıyordu. Dünya dışı temastaydı. Akaşık kayıtları okuyordu. Gerçek kehanetlerinin gizlendiğini düşünüyorum. Evet diğer iki madde konusunda sizinle aynı fikirdeyim.

Yorum Gönder